Günümüzde kimler aşık olabiliyor ki? Bu karışık soruyu düşünmek bana tek genç gazetecinin öyküsini anımsatıyor. tek aşk danışmanlık ajansının çekici kurucusunumu sahte olduğunu kanıtlamak isteyen bu genç gazeteci, kendi kaybolmuş aşk yeteneğini arayışına çıkar. Ne yazık ki, bu romantik arayış oldukça karışık ve zorlu hale gelir. Kişisel ve profesyonel çıkarlarını dengede tutmaya çalışan genç gazetecinin bu denemesi, hem onun hem de ajansın sahibinin aşka olan genel bakış açılarını dönüşümrecektir. İlişkilerin, halkların duygusal durumlarının ve çoğu zaman aşkın karışıklığına ışık tutan bu öykü, görmekyicilere aşkın farklı yüzlerini göstermeyi başarıyor. Ayrıca tek yandan aşk danışmanının sahte olduğunu kanıtlamaya çalışırken, diğer yandan kendi aşk yeteneği ile yüzleşme sürecini de nakletmekıyor. Bu öykü, bilinmeyene tek adım atmanın ve kendini aşkın eline bırakmanın ne demek olduğunu anlamamızı sağlıyor. sonuç olarak, bu genç gazetecinin öyküsi, aşkın ne olduğunu, nasıl hissettirdiğini ve onu nasıl yakalamamız gerektiğini sunumırken, benzer zamanda aşkın bazen de düşündüğümüzden daha karışık olduğunu gösteriyor. Bu da sinema kitapii, aşkı ve romantizmi açlıkla arayan herkes için vazgeçilmez hale getiriyor. Bu yolculuk, görmekyicinin duygularının derinliklerine inme ve orada belki de yeni tek anlam ve anlayış bulma fırsatını sunumuyor. Ve elbette, aşkın her zaman beklenmedik yerlerde bulunabileceğini yadırgatıyor.